Ana içeriğe atla

"Tiryakigillerdeyiz"

18 Kasım Cumartesi günü Başkent Tiyatrolarında "Triyakigillerdeyiz" oyununu izleme fırsatı buldum.


Yazan ve yönetenin İshak Tekgül'ün olduğu bu oyun günümüzde yaşayan, orta direkten beş kişilik bir aileyi ele almaktadır. Evde yaşayan herkesin vazgeçemediği bir tiryakiliği vardı: Sigara bağımlısı bir baba, temizlik hastası bir anne, dedikodu ve yemek bağımlısı bir babaanne, internet bağımlısı evin oğlu ve ilaç bağımlısı asosyal kızları. Aileye dışarıdan dahil olan, at yarışı bağımlısı yaşlı ev sahibi ve dedikodu tiryakisi komşu kadın. Alışkanlıkların merkezinde dönen bir yaşam… Trajikomik bırakma çabaları içinde kıvranan bireyler… Etraflarına kendi elleriyle ördükleri duvarları yıkma çabalarıyla bizi anlatan bir komedi…


Oyun genel anlamda eğlenceli olsa da zaman zaman sıkıldığım anlar da oldu. Günümüz sorunlarını mizahi bir dille daha farklı nasıl anlatılırdı bilemiyorum ama oyun benim açımdan bir sonuca varmış değil. Sanki yarım kalmışlık hissi uyandırdı bende. Yine de gidilip izlenmesi gereken bir oyun olduğunu düşünüyorum. Yönetmeninden yazanına, oyuncuların dekor uygulama, kostüm tasarımcısına kadar herkesin ellerine sağlık.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mimarlığın Öyküsü - Orantı & Ölçek

Leland M. Roth’un “Mimarlığın Öyküsü” yazısının bu kısmında orantı, ölçek ve bunların mimarideki yeri açıklanmıştır. Orantı Pythagoras, uzunlukları 3’e 2 oranına sahip iki sıkı telin birlikte çekildiğinde beşinci diye adlandırılan tonu üreteceğini gösterdi ve diğerinin iki katına sahip bir tel aynı tonu bir oktav daha düşük olarak üretecektir. Eskiler, insan biçiminin tanrıların biçimine dayandığına inandıklarından, evrensel ve tanrısal geometrik ve orantılı ilişkilerin insan bedeninin orantılarında da gözlemlenebileceğine inanıyorlardı. Vitrivius, göbeği merkez alarak insan bedeninin uzantılarının geometrik şekillerin en temeli ve ideali olan bir kare ve dairenin kenarlarında yer alışını betimler. Vitrivius, irrasyonel sayılı geometrik figürlerin nasıl oluştuğunu da betimlemiştir. Yunan mimarlığı ve tasarımıyla ve bir bütün olarak Klasik mimarlıkta en ilişkilendirilen orantı sistemi Altın Kesit veya Altın Oran denilen sistemdir. Genel olarak iki eşit olmayan parçanın il...

Avrupa’da Gotik, Rönesans ve Barok Mimarilerin Çatı ve Cephe Sistemleri Açısından Karşılaştırılması

Avrupa’da Gotik, Rönesans ve Barok mimarileri farklı ortamlarda doğup gelişmiş, mimari biçimlenmeleri de farklı olmuştur. Gotik mimarinin doğduğu Ortaçağ, ruhani-uhrevi yetkinliğe ve öbür dünyadaki kurtuluşa, Rönesans’ın doğduğu Yeniçağ ise, dünyevi yetkinliğe ve bu dünyadaki kurtuluşa önem veriyordu. Bunun anlamı, insanın öbür dünya nimetlerinden vazgeçmesi ve bu dünyanın nimetlerine önem vermesi oluyordu. Ortaçağ dogmalarının yerini Yeniçağ’da bilgi, dünyevi güzellik, kişisel başarı, mal ve mülk alıyordu. Barok’ta ise, Rönesans akılcılığı (rasyonalizm), yerini duygulara ve sübjektivizme bırakıyordu. Bu farklılıklar mimaride, özellikle çatı ve cephe düzenlerinin farklılaşması ile somutluk kazanıyordu. Gotik’in adeta sonsuzluğa ve Tanrı’ya yükselir gibi inşa edilmek istenen dikey ve ufki sistemli bazilikal yapısı, Rönesans’ta merkezi sistemli yapıya ve cephede yatay hatlara dönüşüyordu. Barok’ta ise, Rönesans’ın sakin figürü hareketleniyor, organik ve esnek formlar ile sessizlik gürü...

Tasarım Felsefesi-2

İsmail Tunalı’nın “Tasarım Felsefesi” yazısının  bu bölümünde mimarlığı tasarım modeli üzerinden açıklamıştır. Karl Schwanzer bir mimari yapıya “dört duvar ve bir damdan daha fazlası” diyerek sanatsal, sosyolojik, antropolojik, estetik, tarihsel ve kültürel içerikler de yüklemiştir. Bir tasarım modeli olarak mimari yapı nedir? “Mimari yapı, belli bir biçim verilmiş mekandır.” Mimarlık Antiketi’den günümüze kadar geçerliliğini koruyan birtakım kategorilere dayanır. Bu kategorileri “Mimarlık Üstüne” kitabında ilk kez belirleyen Vitrivius’tur. Ona göre bu kategoriler: 1.Firmatias (kalıcılık, sağlamlık) 2.Utilitas (kullanışlılık, rahatlık) 3. Venustas (güzellik) Leon Battista Alberti ise aynı kategorileri şu şekilde sıralamıştır: 1.Comodita (kullanışlılık) 2.Perputuita (kalıcılık, sağlamlık) 3. Belleza (güzellik) İşlevsellik sorununa epistomolojik açıdan bakarsak ereksellik ve işlevsellik farklı kavramlardır. İşlevsellik burada tasarımsal bir anlama sah...